مُجَمَّعٌ إِسْلَامِيٌّ جَدِيدٌ بِوَاشنْطُن 

Washington'da yeni İslami merkez

يَضُمُّ الْمُجَمَّعُ الْإِسْلَامِيُّ الْجَدِيدُ فِي وَاشنْطُن أكْبَرَ مَسْجِدٍ فِي الْوِلَايَاتِ الْمُتَّحِدَةِ،

Washington'daki yeni İslami Merkez Amerika'daki en büyük mescidi de kapsıyor.

تَحَوَّلَ الْمُجَمَّعُ الْإِسْلَامِيُّ فِي وَاشُنْطُن -الَّذِي تُشْرِفُ الْحُكُومَةُ التُّرْكِيَّةُ عَلَى تَشْيِيدِهِ- إِلَى مَرْكَزِ جَذْبٍ كَبِيرٍ لِلْمُسْلِمِينَ الْأَمِيرِكِيِّينَ، وَخَاصَّةً فِي صَلَاةِ الْجُمُعَةِ بِاعْتِبَارِهِ أَكْبَرَ مَسْجِدٍ بِمَرَافِقِهِ الْخِدْمِيَّةِ فِي الْوِلَايَاتِ الْمُتَّحِدَةِ

-Türk hükümetinin yapımını üstlendiği Washington'daki İslami Merkez ABD'de hizmet veren tesisleriyle en büyük cami  kabul edilen / varsayılan özellikle / başta Cuma namazı olmak üzere Amerikalı müslümanlar için  büyük çekici / cezbeden bir merkeze dönüştü.

وَمِنَ الْمُقَرَّرِ أَنْ يَفْتَتِحَهُ الرَّئِيسُ التُّرْكِيُّ رَجَب طَيِّب أرْدُوغَان خِلَالَ أَيَّامٍ

Bir kaç gün içerisinde Türkiye lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın açması planlanıyor.

وَيَضُمُّ الْمُجَمَّعُ -الَّذِي يَبْعُدُ نَحْوَ نِصْفِ سَاعَةٍ عَن وَاشنْطُن- مَرَافِقَ ثَقَافِيَّةً وَدِينِيَّةً عَدِيدَةً، وَتَعْلُوهُ مِئْذَنَتَانِ أُنْشِئَتَا وَفْقًا لِلطِّرَازِ الْمِعْمَارِيِّ الْعُثْمَانِيِّ فِي الْقَرْنِ السَّادِسَ عَشَرَ

-Washington'a yaklaşık yarım saat uzakta olan- Merkez bir çok dini ve kültürel tesisler içermekte ve 16'ncı yüzyıl Osmanlı mimarisi tarzına göre yapılan 2 minare yükselmektedir.

وَيَضُمُّ الدَّوْرُ السُّفْلِيُّ مِنَ الْمُجَمَّعِ مُتْحَفًا لِلْآثَارِ وَالتُّحَفِ الْإِسْلَامِيَّةِ

Merkezin zemin katı tarihi eserler ve İslami antikalar / kıymetli  eserler için bir müzeyi içeriyor.

وَيَتَّسِعُ الْمُجَمَّعُ لِثَلَاثَةِ آلَافِ مُصَلٍّ، كَمَا يَحْتَوِي مَكْتَبَةً إِسْلَامِيَّةً وَقَاعَتَيْنِ لِلِاسْتِقْبَالِ وَالْمُؤْتَمَرَاتِ

Toplantılar ve resepsiyonlar için 2 salonla, bir İslam kütüphanesini kapsadığı gibi Merkez 3 bin kişinin namaz kılabileceği genişliktedir.

Kelimeler / Arapça - İngilizce - Türkçe

تَشْيِيدٌ     construction  - yapmak, inşa etmek

مَرَافِقُ    facilities - tesisler

افْتَتَحَ     to inaugurate - açılış yapma

مِئْذَنَةٌ     minaret - minare

طِرَازٌ     style - stil, tarz

الدَّوْرُ السُّفْلِيُّ ground floor - zemin kat

مُتْحَفٌ      museum - müze

مُصَلٍّ      worshiper - namaz kılan

قَاعَةٌ        hall - salon